Pazar payını arttırmak ve büyümek isteyen markalar için globale açılmak en etkili yollardan biridir. Farklı bölgelerdeki pazarlara girip global marka olma yolunda adım atmak isteyen markaların ise başarılı olabilmesi için bazı unsurlara dikkat etmesi gerekir. Peki, global markalaşma nedir? Markanızı globale taşırken nelere dikkat etmelisiniz?
Global Markalaşma Nedir?
Global markalaşma, markanın içerisinde olduğu pazarın şartlarına göre marka imajını bozmadan tutarlı bir imaj oluşturma süreçlerinin tümüdür. Markanızı globalleştirerek üretim maliyetlerinde tasarruf, pazarlama ve diğer maliyetlerde azalma, ivmelenerek artan müşteri bilinci gibi avantajları yakalayabilirsiniz.
Global Marka Olmak için Nelere Dikkat Edilmesi Gerekir?
Markanın globalleşmesi, bulunduğu sınırlardan çıkarak yeni pazarlara ulaşabilmesi birçok avantajı beraberinde getirir. Bu avantajlara sahip olmak için markanızı globale açarken dikkat etmeniz gereken bazı unsurlar var. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:
1) Müşteri Kitlenizi Globale Göre Analize Edin
Global marka olabilmenin en önemli kriteri, müşteri hedef kitlenizin davranışlarını ve isteklerini çok iyi analiz etmenizdir. Hali hazırda bir ürününüzü satın alan bir müşteri, başka bir ülkede o ürünü satın almak istemeyebilir. Yani ürününüz o ülkeye hitap etmeyebilir. Bu yüzden müşteri kitlenizi düşünürken sadece hali hazırda satış yaptığınız bölgeye göre değil, globale göre düşünmelisiniz. Bu sayede etkili bir satış sürecini dünyanın her yerinde gerçekleştirebilirsiniz.
2) Doğru Pazarı Bulun ve Seçin
Ürettiğiniz ürün ya da sunduğunuz hizmetin gireceğiniz pazarlara uygun olup olmadığını göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Pazarın büyüklüğünden dolayı “Benim ürünüm de mutlaka burada iş yapar,” gibi garantici söylemlerde bulunmak büyük bir hüsranla sonuçlanabilir. Burada asıl yapılması gereken, ürününüzün hedeflediğiniz yerel pazara ne kadar uygun olduğunu bulmaktır. Domuz ürünleri içeren bir çikolata ürününü Türkiye gibi Müslüman ülkede satışa sunduğunuzu düşünsenize! Bu büyük bir hüsran olurdu değil mi? Oysa aynı ürünü, tüketicilerin seveceği başka pazarlarda üretmek çok daha doğru ve karlı bir adım olur.
3) Marka Konumlandırması için Çalışmalar Yapın
Doğru bir marka konumlandırması, rekabetinizi ölçmeyi ve sonrasında rekabet avantajını ya da dezavantajlarını görmenizi sağlar. Giriş yapmak istediğiniz pazarda aynı ürünleri ya da hizmetleri satanlar var mı? Varsa kimler? Örneğin; spor çanta satıyorsanız, oradaki insanların bu gereksinimi nereden giderdiklerine bakın. Bu yerlere göre markanızı lokalize edin. Örneğin; normalde lüks ürünler sattığınız halde insanlar gereksinimlerini size göre bir seviye aşağı lüks ürünlerle gideriyorsa, siz de bu duruma göre bir marka konumlandırması yapıp aksiyonlarınızı almalı, reklam ve pazarlama planlarınızı buna göre yeniden şekillendirmelisiniz.
4) Markanızın Yerelleşmesini İyi Planlayın
Yerelleşme faaliyetlerini tam olarak gerçekleştirememiş global markaların başarısızlıkları çoğu zaman ders niteliğindedir. Örneğin; Fransız peynir markası olan Kiri, Farsça manası ‘çürük’ olduğu için adını sonradan ‘Kibi’ olarak değiştirmek zorunda kaldı. Ne de olsa kimse manası çürük olan bir peyniri almak istemez değil mi? Siz de marka ya da ürün isminizin yanı sıra ürününüzün içeriğine, şekline ve rengine özen göstermelisiniz.
5) Sıkı Bir Partner Bulun
Global marka olmanın kilit taşı, yerelleşme proseslerini çok iyi planlamak ve uygulamaktır. Yabancı olduğunuz bir pazara ısınmanın en kolay ve hızlı yolu da sıkı bir yerel partner bulmaktır. Burada dikkat etmeniz gereken şey, partnerlik kuracağınız yerel firmanın itibarlı olması, adınızı kötüye kullanmaması ve sizin sağladığınız güven şartlarını sağlayacak olmasıdır. Unutmayın! Bir tüketici, A ülkesinde aldığı hizmetin aynısını B ülkesinde de aynı şekilde alıyorsa, bu markanızın globalleştiğini gösterir. Ayrıca müşteriler tarafından markanızın güvenilirliği artar, bu da satışlarına olumlu yansır.
6) Geniş Düşünün
Yeni gireceğiniz yerel pazarın taleplerine göre ürün ya da hizmetlerinizi genişletmelisiniz. A pazarında sattığınız ürün çeşitliliği ile B pazarında sattığınız ürün çeşitliliği aynı olmak zorunda değil. Pazarın ihtiyaçlarını görmeye büyük çerçeveden bakmaya çalışın. Ayrıca ürün yelpazenizi arttırma ihtimaline karşın marka isminizi de pazara girmeden önce buna göre ayarlamalısınız. Örneğin; kalem üreticisiyseniz ve sonradan portföyünüze silgiyi de eklemek istiyorsanız, iki ürünü ve daha fazlasını kapsayacak bir marka ismi ile pazara girmelisiniz.
7) Uluslararası Pazarlama Stratejilerine Odaklanın
Uluslararası pazarlama stratejileri oluşturmanız, globalleşme yolunda atacağınız en önemli adımlardan bir tanesi. Özellikle dijital çağda sosyal medya, Google aramaları, reklam verileri, forumlar gibi çok rahat bilgi toplayabileceğiniz kaynaklara odaklanarak bilgi havuzu oluşturmaya ve bu havuza göre stratejiler oluşturmaya çalışın. Örneğin, sosyal medya platformlarının kullanımı ülkeden ülkeye değişiklik gösterir. Bu yüzden ülkeye özel sosyal medya platformlarını, kanallarını kullanarak bir pazarlama stratejisi oluşturmanız daha yerinde olacaktır.
Güvenli ve Kolay Ticaretin Adresi: Paymes
Ödeme yöntemi markalar ve müşterileri için önemli bir konudur. Zamanın değerli olduğu günümüzde, tüketiciler satın alma işlemini hemen ve güvenli şekilde tamamlamak istiyor. Bu bağlamda Paymes güvencesi ile 20 saniyede satışınızı gerçekleştirerek global marka olma yolunda büyük bir adım atabilirsiniz. Sıkıcı formlar ve belge zorunluluğu olmadan Instagram, Facebook ve Etsy’den sohbet eder gibi satış yapabilirsiniz. Tüm avantajlarımızdan faydalanmak için Paymes’i kullanmaya hemen bugün başlayın.